19 Temmuz, 2007

Amy Winehouse - Back To Black

Müzik janrı fark etmeksizin, tüm dinleyicileri tavlamayı başarabilmiş Amy Winehouse’ın keyfi yerinde. Nasıl olmasın ki? 19 yaşında çıkardığı ilk albümü ‘Frank’ ile farkını konuşturup ‘Ivor Novello’ ödülünü havaya kaldırmıştı; kalp kırıkları, delirmenin güncesi, ikili ilişkiler gibi kişisel konulardaki feragatini oluşturan, 2007 çıkışlı ikinci albümü ‘Back to Black’ ile adeta yok sattı. Fakat O’nu mutlu kılan albüm satışları değil, bir zamanlar kalbini kırmış delikanlılardan büyük bir kısmının işe giderken muhakkak ‘Rehab’ hitini duyması, hatta gidip satın alması!

Rahatsız edecek derecede cesur-samimi şekilde sözlerine yedirdiği hayatı, O’nun müziğinin yaslandığı nokta. Giderek çıldırmanın eşiğine gelmiş bir kadın O; her şarkıda kinayesi bulunan erkek arkadaşları, sosyal çevresi, bazen köstek-çoğunlukla destek olan ailesi var, sorunları da var, haliyle. Samimi, hani yolda çevirsen bir kadını, sorsan ne derdin var, Winehouse ile aynı şeyleri söyleyebilir. Sadece Winehouse daha cesur…

‘Back to Black’ ise müziği sınırlandırmamak gerektiğini kanıtlıyor. ‘Rehab’ gibi şarkılar bir anda yakalarken, ‘You Know I’m No Good’ çekiciliği ve tedirgin edici rahatlığıyla hemen sıyrılıveriyor. Çağdaşlarının aksine, bir iki şarkıya yaslanmıyor Amy; albüme sıkıştırabildiği kadar güzellik yerleştiriyor. Peşi sıra akan şarkılar, bir anda kendinizi kaybetmenizi sağlıyor. Soul, R&B, Jazz ritimlerine kaygan davullar ve şehvetli, kıvrak ve bitkin bir vokal ile çarpışıyor; sonuç tamamıyla kulaklara hitap ediyor, mükemmele yaklaşıyor. Fakat hiçbir vakit kusursuz olamıyor; çünkü sanatçı, hepimiz gibi yanlışlar yapıyor. Kameralara sarhoş yakalanıyor, konserlerine geç çıkıyor, ödül törenlerinde olay çıkartıyor. Tabii hemen unutuyoruz, kabulleniyoruz Winehouse’u; bizden ne farkı var ki?

7.5/10

"Tears Dry On Their Own" Amy Winehouse

1 yorum:

Adsız dedi ki...

seviyorum bu kad1n1n müzigni