23'ün 3'ü
Sonic Youth’un milenyum depresyonuyla demlenmiş hali Blonde Redhead ile aramda anlamsız bir mesafe vardı, samimi olamadık. 2004 yılında çıkardıkları başyapıtları ‘Misery Is a Butterfly’, karanlık atmosferiyle ilgimi çekebilmişti, ötesine gidemedi, en azından benim için. Aramızdaki duvarlar, 2007 çıkışlı taze ‘23’ albümünün üçüncü şarkısı ‘the Dress’ ile toz duman oldu.
Başlamışken, albümden de bahsetmek lazım, asıl konumuz ‘the Dress’ olsa da. Söylemeliyim ki, beni fazla etkileyen bir iş değil. Sanırım müzik zevkimle alakalı, o yüzden fazla ahkâm kesmek istemem. Anladığım kadarıyla, ‘Misery Is a Butterfly’ın karanlık atmosferinden uzak ve çok daha pozitif, grup açısından. ‘Heroine’ ve ‘Silently’ ilgimi çekebilenlerden. Birde ‘the Dress’ var, beni benden alan.
Bir kere, ‘23’ albümünün kısmen neşeli atmosferine aykırı kaçıyor, hemencecik sıyrılıveriyor, en başa konuyor. Depresyonun durağanlığına göz kırpan şarkı, lafı fazla dolandırmadan acıya giriyor. ‘People hate you when you are changing’ diye beylik liriklere dolaylı yoldan, hüzün ile sakinleştiren döngüsel melodi eşlik ediyor. 2007’nin en iyi şarkılarından ‘the Dress’, beklemediğim bir gruptan geliyor!
The Dress
4 yorum:
o kadar ismi geçti ki bu aralar,merak ettim bunları.link ya çalışmıyor ya da bende bir sorun var,dinleyemedim ama bir incelemem lazım.şarkı adları verseniz iyi olurdu..
Hoş geldin İrviz, linki düzelttim, düzeldi sanırım. Profilin dikkatimi çekti, bana göre, dağınık bir müzik zevkin var. Bu bir iltifattı. Benim gibi bir yöne eğilmemen ne güzel.
selam, benim de dağınık bir zevkim var. Bunu söylemek istedim.
yorgunluk istemiyorum daha fazla yazı yazıcaksın buraya!!ayrıca hani benim morrissey albümlerim ne zaman vericen?
Yorum Gönder